Fotoğrafçı ve yönetmen Serkan Turaç’ın, Zemheri İstanbul Midwinter adlı yeni kitabı YEM Yayın tarafından yayımlandı.
Dekar Yapı ve Yatırım A.Ş.’nin değerli katkılarıyla Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan kitap; Serkan Turaç’ın 1995-2015 yılları arasında çektiği siyah-beyaz fotoğraflarla, “kış İstanbulu”nu bir belgesel yaklaşımıyla görselleştirerek anlatıyor.
Kitapta yer alan fotoğraflara gazeteci-yazar Devrim Kalkan’ın yorum-açıklama niteliğindeki resim altyazıları eşlik ediyor. Zemheri İstanbul Midwinter; soğuk havası, zorlu koşulları, martıları, köprüleri, tarihi yapılarıyla İstanbul kent dokusunun bütüncül bir genel fotoğrafını okuyucuya sunarken bu kadim kentin güzelliklerinin yanı sıra zorlayıcılığının da belleklerden çıkmaması gerektiğini hatırlatıyor.
Kitapta Burim Myftiu, Prof. Güler Ertan ve Burak Şenbak’ın da hem İstanbul kışları hem de Serkan Turaç’ın fotoğrafları üzerine yorumları yer alıyor.
Kitabın editörlüğünü Burim Myftiu, İngilizce çevirilerini Ebru Turaç, grafik tasarımını ise Salih Akman üstlendi.
Serkan Turaç, Zemheri İstanbul Midwinter’daki sunuş yazısında şunları söylüyor:
“Doğduğum şehir İstanbul… Büyüdüğüm, sevindiğim, üzüldüğüm, dertleştiğim, sevdiğim, evlendiğim, çocuğumun doğduğu şehir İstanbul… Nereden başlasam anlatmaya, bilemediğim şehir. Sokakları, tarihi alanları, geçmişe direnen binaları, yeni yapıları ve bir o kadar da insanları. Her biri birer roman gibidir okumak isteyene. Ama bizim konumuz roman değil fotoğraf, görsel hikâyeleriyle yarına kalacak olan bir değer.
Eski dilde ‘zemheri’ yani karakış… Zemheri İstanbul fikri; benim son yıllarda üzerinde çokça düşünerek yaptığım bir arşiv taraması sonucunda, 1995-2015 yılları arasında ürettiğim kış fotoğraflarından oluşan bir seçki. Her mevsimi farklı olan İstanbul’un karakışlarını yansıtmaya çalıştım sizlere.
Fotoğraf hayatımın vazgeçilmez bir parçası, nefes almak gibi zaruri benim için. Şehir kavramı ise İstanbulla özdeşleşir hayatımda. Bu iki sevdiğim önemli parçam; fotoğraf ve İstanbul ile karşınızdayım. Soğuk havası, zorlu yokuşları, köprüleri, martıları, kedileri ve insanları bu kitapta
bir araya geldi. Kar yağdığı zaman insanın içinde değişen duyguları, sevinç ve endişeleri yaşayan biri olarak; soğuk ve yağışlı İstanbul’un, fotoğraflandığında nasıl da güçlü bir etki yarattığını gözlemledim. Bu fotoğraf kitabı İstanbul kışlarında yaşamın zorluklarını bize bir belge niteliğinde sunarken, görsel açıdan da keyfine varmak isteyeni mutlu edecek türden. Yarınlarda neler olur bilinmez ama hepimizin kıymetlisi, dünyanın başkenti olacak şehrime armağan olsun…”
(Tanıtım Bülteninden)