Küreselleşme ile birlikte, tek merkezli yönetim anlayışları yerine çok taraflı ve istişareye dayalı yönetim sistemine doğru bir kayma söz konusudur. Merkeziyetçi yapının güçlü olduğu ülkeler açısından katılımcılık kültürü, biraz daha yabancı ve alışılmamış bir durum olarak görülse de katılımcılığın gerçekleşmesiyle söz konusu kültürün sağladığı yararlar kendisini hemen hissettirmektedir. Brezilya’nın Porto Alegre kentinde ortaya çıkan katılımcı bütçe uygulaması, ideal bütçe ilkeleri içerisinde saydığımız hesap verebilirlik ve şeffaflık ilkelerini de bünyesinde barındırmakta, ayrıca halkın isteklerinin yetkililer tarafından dikkate alınması konusunda iyi bir aracı rol üstlenmektedir.
Katılım toplantılarından bütçenin onaylanması ve uygulama süreçlerinin tamamına, sorunların doğru tespit edilmesinden öncelikli ve verimli alanlara yönelik projelerin hayata geçirilmesine kadar her türlü konuda birlikte karar alma ve uygulama ile aslında halkın yöneticilere olan inancı da pekişmektedir. Maliye literatüründe yer alan ve “Bütçe Hakkı” denilen kavramın tam olarak yerleşmesi de aslında böyle bir sistemle daha da mümkün gibi görülmektedir. Çünkü katılımcı bütçe uygulaması ile halkı temsil eden gerçek yetkililerin, gelirlerin toplanması ve giderlerin yapılması konusunda söz sahibi olması mümkün olmaktadır. Türkiye bu konuda henüz yolun başında sayılmaktadır. Fakat Türkiye'nin kendi kültürüne ve değerlerine has bir katılımcı bütçe modelinin de hızla hayata geçilmesi kaynakların etkin ve verimli kullanılması açısından çok önem arz etmektedir.
Bu kitap, demokrasinin gücüne inanan; danışarak, uzlaşarak ve paylaşarak ortak hareket etmeyi kendine misyon edinmiş herkesin yararlanabileceği bir eserdir.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.