"Gidiyorum. Ben senin kırıklarını toplayamam, boşluklarını dolduramam, anladım. Artık sende fazlalık gibi, böyle nasıl desem... Yaman gibi olamam. Hiç ait olmadığım bir yere yakışamam ben."
O an gözlerini dakikalarca ayırmadığı sahilin ufkundan gözlerini ayırdı ve bana baktı.
Ağlarken konuşmama devam ettim.
"Senin ruhun mitile dönmüş. Benim ruhum kadife. İncinmek ne bilirim ben. Bu yüzden gidiyorum artık. Bir daha gerçekten karşına çıkmayacağım." diyerek son kez buluştuğum gözlerinden ayrılıp yürümeye başladım.
"Yama nedir Işık?" sesini duyunca duraksadım. "Yama olmak kimsenin olamadığı olmaktır. Yama olmak boşlukları doldurmaktır." dediğinde sesinin yaklaştığını hissediyordum.
Kollarını arkadan belime sardı. Buğulu sesinden çıkan sıcak nefesi, kulak dibimden sağ köprücüğüme akarken, "Yama olmak tamamlamaktır. Yamam ol." diye fısıldadı.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.