Keşfinden itibaren Amerika kıtası göç hareketinin tipik bir çekim merkezi olmuştur. Eski Dünya’dan Yeni Dünya’ya doğru büyük bir göç akını yaşanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu süregelen bu göç akımından kıtanın keşfedildiği tarihlerde etkilenmemiştir. Ancak İmparatorluğun uykuda olan dış olgusu, güç kaybetmeye başladığı son yüzyıllarında canlanmıştır.
Osmanlı’dan Amerika’ya göç, 1820’lerden itibaren 1914’e kadar yaklaşık 80-90 yıl mazisi olan kadim bir mesele haline gelmiştir. Anadolu’dan, Rumeli’den ve Arap vilayetlerinden Osmanlı’nın son 30-35 yılından itibaren yoğun olarak Amerika’ya göçler devam etmiştir. Elbette Osmanlı’dan Amerika’ya gerçekleşen göçlerin muhtelif sebepleri vardır. Amerika’nın sanayileşmesi karşısında geride kalan İmparatorluklar buraya işgücü kaynağı sağlamaya başlamıştır.
İşte tam bu noktada iktisadi sebepler Amerika’ya doğru itici bir güç meydana getirirken Amerika’nın müreffeh yaşam koşulları göçmenleri kendisine doğru çekmeye başlamıştır. Elinizdeki çalışmada 1908-1914 yıllarında, Meşrutiyet’in ilanından Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasına kadar olan süreçte Vilayat-ı Sitte’den Amerika’ya gerçekleşen Transatlantik göçler incelenmiştir. Osmanlı ahalisinin bu altı vilayetten Amerika’ya göçlerinin izi sürülmüştür.
İttihat ve Terakki Hükümeti’nin göçe yaklaşımı ve uyguladığı siyaset, göçe sebep olan itici güçler, çekici faktörler, göçün özellikleri ve neticeleri göç hareketinin detaylarında aranmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.