Ünlü mütefekkir ve mutasavvıf Sadi, 1292 yılında doğduğu şehir olan Şiraz'da gözlerini hayata yumarken onun çok sevdiği papağanını da bir daha gören olmadı; zira o da Sadi gibi göğe yükselmiş, cennetteki Tûbâ ağacının dalını kendine yurt bilmişti. Orada, ustasının tasavvufî idealizmini, didaktik öğretilerini, lirik şiir ve ibretli öykücüklerini -hemcinsleri vasıtasıyla- dünyadakilere ustası Şirazî'nin dilinden anlatmayı sorumluluk bildi. Zira bu kitap; yolcuya rehber, âşığa amber, hak arayana doğru yol olup, şükür bilmeze rıza kapısı, dertliye şifa yakısıdır. Derdine şükret ey pir; zira bu kederler gönlüne can verecek ışık yüklü pervanelerdir.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.