altın güneşe tırmanırken ölmüşlüğünüz varve ay tam on ikiden kaybolurken düşlerinde delik deşik hapsolmuşluğunuz
işittim ki limanlarınıza çırılçıplak bulutlarınız inmişiçine ayazda kalanları yan yana ama denizlerden ayrı çizdiğiniz taşlara vurulup öyle yankılanacak cesediniz
boyalı ama sulu bir gün göğündesiniz şimdinasılsa dinmemiştir kök olmuş kırgınlık
ah bir de gülerken çocukluğunuzu kendi çemberlerindedünyayı da kendi ekseninde dönsün diye sevmeleriniz yok mucıs
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.