İnsanoğlunun yaşamını devam ettirebilmesi için gıda ve su ne kadar gerekli ise hasta olmadan önce sağlığını koruması, hastalandıktan sonra ise sağlığını tekrar kazanabilmesi için şifalı bitkiler ve baharatlar da o kadar gerekliydi. Bu yüzden Hipokrat ve Galen’den İbn Sînâ’ya kadar geleneksel tıbbın temsilcilerinde şifalı bitkiler en önemli tedavi araçlarından biri olmuştur. Şifalı bitkilerle ilgili tarihte gerek Arapça gerek Osmanlıca pek çok kitap telif edilmiştir. Bunların bazıları müstakil kitaplar halinde bazıları ise ansiklopedik tıp eserlerinin içinde bir bölüm olarak yazılmıştır. Tıp tarihinde Doğu ve Batı’nın en önemli kaynaklarından olan İbn Sînâ’nın el-Kânûn fi’t-Tıb kitabının bir bölümü de besinlerle birlikte şifalı bitkiler ve baharatlara ayrılmıştır. Bu çalışmada bir tıp ansiklopedisi sayılabilecek el-Kânûn fi’t-Tıb kitabına genel okuyucunun ulaşmasının zor olduğu göz önünde bulundurularak şifalı bitkilerle ilgili olan bölümden günümüzde kullanılan bazı bitkiler ve baharatlar seçilmiş, bunlar hakkında kadim tıbbın üstadı İbn Sînâ’nın verdiği bilgiler okuyucunun istifadesine sunulmuştur. Kitapta gıdalar, bitkiler, baharatlar ve diğer tıbbî maddelerden 155 maddeye yer verilmiştir. Örnek olarak bazılarını zikredersek şunları sayabiliriz: Elma, ayva, erik, semizotu, ebegümeci, şalgam, turp, kereviz, enginar, hatmi çiçeği, pelin otu, nergis, yasemin, andız otu, baldırıkara, böğürtlen, burçak, ceviz, badem, menengiç, defne, mersin, çemen, demirhindi, dereotu, fesleğen, hardal, havlıncan, ısırgan otu, karanfil, karabiber, kişniş, kimyon, harnup, keten tohumu, kekik, mahlep, helile, ışgın, meyan kökü rezene, sarımsak, sirke, lapis taşı, altın, gümüş, tarçın, zeytinyağı, tereyağı ve diğer yağlar, misk, kapari, zencefil, çörek otu, susam.
İbn Sînâ önce bu maddelerin tabiatlarını/mizaçlarını zikredip sonra faydalı olduğu hastalıkları bazen de hangi organlara zarar verdiğini zikretmiştir. O yüzden mizaç ilmi ile ilgilenenler bu maddelerin mizaçlarını da öğrenmiş olacaklardır.
Ayrıca son yıllarda sağlık için önemi kavranmaya başlanan
hacamatla ilgili olarak İbn Sînâ’nın söylediklerinin çok fazla uzun olmaması hasebiyle el-Kânun kitabının hacamatla ilgili bölümü de tercüme edilerek esere eklenmiştir. Böylece kadim tıpta en çok kullanılan şifa yöntemlerinden ikisi olan şifalı bitkiler ve hacamata dair bilgilerin aynı kitapta toplanması hedeflenmiştir.
Eser İbn Sînâ’nın şifalı bitkiler ve baharatların faydaları ve hacamatla ilgili söylediklerini merak edenler için olduğu kadar gıdalar ve bitkilerin mizaçları gibi konulara ilgi duyanlar için de başucu eseri olacaktır.
(Tanıtım Bülteninden)