“Biz birleştirmeye geldik, ayırmaya değil,” düsturuyla yola çıkarak kökü gelenekte, dayanağı sebepler âleminde olan güncele dair disiplinlerarası değerlendirmelerini Şafak Yazıları ile sunan Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç, bu kez, yine Yeni Şafakgazetesinde, zâhiren daha kısa bir zaman dilimi içinde fakat bâtınen belki de en yoğun dönemlerden birinde kaleme almış olduğu yazılarını Şafak Yazıları II ile okuruyla buluşturuyor. Görünüşte şekle ve surete dayalı işleyen fakat işin özünde dayanaksız tartışmalardan manen bunalıp yeni arayışlar içine giren günümüz insanının bu boşluğu doldurma çabalarına, kökü asırlara uzanan İslam tasavvuf Geleneğinde olan, muhtevası ise fıtratına temayül eden insanoğlunun kadim felsefesini, bilimini, matematiğini işaret eden bütüncül bir mesajı haiz ilim, tarih, edebiyat, kültür ve seyahat yazılarıyla cevap arıyor.Kendisine Türkiye’nin Endonezya büyükelçiliği görevi tevdi edilinceye kadar ilk kitabın akabindeki dokuz ay boyunca irfan merkezinde haftalık yazılar kaleme alan Mahmud Erol Kılıç, bu vazife ile yazılarına bir virgül koyuyor ve aslında, aynı idrak ile farklı düzlemlerde görevler ifa edeceğini belirtiyor. Zira derviş ol kişidir ki, bulunduğu her mekânın Yaradan’ın mülkü olduğunun bilincindedir.
Bir yeri olmayan insan için her şehir ona yerdirDerviş nerede gecelerse orası onun sarayıdırMerd-i Hudâ için maşrık da magrib de garib değildirZira her nereye gitse orası ona mülk-i Hudâ’dır(Hazret-i Hâfız-ı Şîrâzî)
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.