Saraybosna Marlborosu’nun yazarı Milenko Yergoviç’ten bir başyapıt.
Zagreb tiyatrolarının gözde isimlerinden yıldız çocuk Ruta Tannenbaum'un ünü, Hitler'e kadar ulaşır. 1941’de Bağımsız Hırvatistan Devleti'nin ilan edilmesinin ertesi günü Ruta, artık sıradan bir Yahudi olarak uyanır ve hayatı süratle değişir.
Hırvatistan’ın Shirley Temple’ı olarak bilinen Lea Deutsch’un hayat hikâyesinden esinlenerek kaleme alınan Meşa Selimoviç Ödüllü Ruta Tannenbaum, II. Dünya Savaşı Yugoslavya’sında bir anda kana susamış canavarlara dönüşen sıradan insanların ruh hâllerini irdeliyor.
İroni, mizah ve öfke, Milenko Yergoviç’in güçlü kalemiyle okurun belleğine kazınıyor.
"Ruta Tannenbaum’un Holokost üzerine yazılmış en iyi kitap olduğunu düşünüyorum. Yazarın biyografisini okudum, Milenko’nun Yahudilerle ya da Holokost ile hiçbir ilgisi yok. Görünen o ki yaşadığımız korkunç olaylar üzerine yazılmış en iyi kitaplar, dışarıdan birilerince yazılıyor."
İvan Ivanyi, çevirmen, yazar, Auschwitz’ten hayatta kalan bir mahkûm
"Evet… Bu Ruta Tannenbaum’un hikâyesi. Bu roman Zagreb hakkında ya da Zagreb’in karşısında değildir. Yahudiler, Hırvatlar ve diğerleri hakkında da değildir. Hayır, bu bir insanın bir hayalete kolayca hem de çok kolayca nasıl dönüştüğünün ve bütün bu kötülüğün nasıl doğduğunun hikâyesidir."
Teofil Pançiç, Vreme
"Yergoviç, Balkanların en çok okunan ve çevrilen yazarı olarak anılacağını bu romanıyla bir kez daha ispatlıyor."
Rue des Livres
"Bosnalı Hırvat yazar, âdeta Joseph Roth gibi, eski Habsburg ve yeni Yugoslav çokuluslu devletinin yeniden ortaya çıkışını bütün ihtişamı ve bütün tedirginliğiyle sahneliyor."
Janika Gelinek, NZZ am Sonntag
(Tanıtım Bülteninden)