Bir kamyon kaç öykü taşır?
Ödüllü şair ve yazar Çiğdem Sezer'den vefanın, iyiliğin, sevginin sokaklarında yürüyen, hep bildiğimiz, en iyi bildiğimiz duyguların romanı! Sıradan bir evde yaşananları, şiir ve şarkılar eşliğinde umuda dönüştüren yazar, sıcacık bir dönem anlatısı sunuyor. Modern dünyanın asfaltlarından ve teknolojiden uzakta, taşra yaşamının ayrıntılarını ustalıkla, incelikle damıtıyor. İnsana ve insana dair olana duyulan sevgiyi, güveni dillendiren, bizi biz yapan hatıralarımıza sahip çıkan bir mahalle romanı. Kapısı hep açık evlerle dolu, gerçek, kurgulanmamış, nasılsak öyle, ev gibi bir mahalle... Çoluk çocuk her yaştan okur için, eski günlerden çıkıp gelen, özlediğimiz bir dost gibi.
Annesini yitirmiş, babası da uzaklara gitmiş bir çocuk, dedesi ve anneannesiyle yaşamaktadır. Derviş Dede'nin her gün özenle baktığı kırmızı kamyonu neyse, Mukadder Anneanne için de dikiş makinesi odur. Azla yetinmeyi bilen, birbirini ve hayatı seven bu aile için asıl zenginlik iç huzurudur. Mahallede olup biten olaylar, eve girip çıkan komşular, Tanrı misafirleri, küçük torunun hayatında zamanla derin izler bırakacaktır...
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.