İbn-i Kesir Tefsiri - Muhtasar, 6 Cilt, Şamua Kağıt-1412
Ürün Hakkında :- Ebat : 17 x 24
- Sayfa Sayısı : 3456
- Cilt : Ciltli
- Şamua Kağıt
- MÜELLİFİ : EBU’L-FİDA İSMAİL İBN-İ KESİR
- MÜTERCİM : ARİF ERKAN (EMEKLİ İSTANBUL VAİZİ)
ÖNSÖZ
İbn Kesir (Doğ.H. 701 - Ölm. H. 774) : İmadüddin Ebu’l-fida İsmail İbn Ömer el-Kureşi, ed-Dımışkı, (H. 701 - M. 1301) yılında Şam’da doğmuş ve orada yetişmiş ünlü bir alimdir. Hocaları arasında özellikle İbn Teymiyye’den çok yararlanmıştır. Kendisi Şam’da bir çok yıllar hadis okumuştur. Bu tedris çalışmaları sonunda kendisi de, bilhassa İbn Hacer gibi bir hadis dahisini yetiştirmiştir. Hanbeli üstadı İbn Teyymiyye’ye çok bağlı idi. Düşünce ve görüşlerinde ona uyduğu için İbn Teyymiyye’nin uğradığı baskılara o da uğramıştır. Tarih, hadis ve tefsir ilimlerinde çok geniş bilgi ve görüşlere sahibdi. "El-Bidaye Ve’n-Nihaye" adlı genel tarihi başlıca kaynak eserlerden sayılır. Bundan başka hadis ilmine dair bir kaç eser meydana getirmiştir. Tefsir konusunda ünlü ve değerli eseri: "feth’ul-Beyan fi Maka sıd’il Kur’an" adını taşımaktadır ki, kısaca: "İbn Kesir Tefsiri" adiyla tanınmıştır. Bu terfsirin, cilt sayısı ve tertibi değişik, çeşitli baskıları vardır: Mesela Katib Çelebi, (Keşf’ez-Zunun, Cilt: 1, S. 439)da: "Tefsiru İbn Kesir; on cilt halinde büyük bir tefsirdir. Hadisler ve eserlerle Kur’an’ı tefsir etmiş, ravilerini zikretmiş ve gerektiği yerde cerh ve ta’dil yapmıştır’ diyor. İbn Kesir, tefsirinde rivayete şiddetle bağlı olmakla beraber, dirayet huususunu da ihmal etmemiştir. Eserinde tarihi bilgilere geniş ölçüde yer vermiştir. Özellikle cerh ve ta’dil (ravileri inceleme ve eleştirme) konusunda kenndine özgü bir dehası vardır. Zerkanı, bu tefsir hakkında şunları söylüyor: "İbn Kesir’in bu terfsiri, me’sur tefsirlerin en sahihlerindendir. Onda Hz. Peygamber (s.a.v.)’den,sahabi ve tabilerin büyüklerinden nakiller yapılmıştır:’ Bu tefsirin dört veya beş büyük cilt halinde baskıları vardır. Bu eseri, Menar matbaası dokuz cüz halinde basmıştır. Sayfaların alt kısım ları na Bağavi Tefsiri de konulmuştur. Sonunda da: "fedail’ul-Kur’an" adlı kitab bulunmaktadır. Son zamanlarda sekiz ciltlik tahkikli arapça bir baskısı da yapılmıştır. Muhammed Ali Sabuni de bu tefsirin: "Muhtasarı Tefsiri İbn Kesir" adıyla ihtisar ve tahkikini yapmış, eser üç cilt halinde, Beyrut’ta, 1981 yılında basılmıştır. Yine bu tefsiri, Şeyh Muhammed Kerim Racıh: "Muhtasaru Tefsir-i İbn Kesir" adıyla ihtisar etmiş (özetleyip kısaltmış) ve bu eser, 1988 yılında, Beyrut’ta dördüncü kez, iki cilt halinde basılmıştır. Bu güzel muhtasar tefsiri, ben, arapça aslından türkçeye altı cilt halinde: "Muhtasar İbn Kesir Tefsiri Tercümesi: Kur’an-ı Kerım’in Türkçe Anlamı ve Hadıslerle Açıklaması" adıyla tercüme etmiş bulunmaktayım. Türkçeye çevirmek için, M. Kerim Racıh’in hazırladığı bu Muhtasar’ı seçmemin sebebi şudur: İbn Kesir, zamanındaki insanların takdir, anlayış ve beklentilerine, devrinin te’li’f ve tasnif usulüne uyarak, tefsirini ona göre hazırlamıştır. Rivayetleri, özellikle hadıisleri senet ve metinleriyle, hatta cerh ve ta’di’l (inceleme ve eleştirme) yaparak vermiş, bazı yerlerde, değişik ravi’ler tarafından çeşitli yollarla rivayet edilen ve metinleri çok az farklı hadisleri tekrarlamak lüzumunu duymuştur. zamanımızdaki pek çok okuyucu ise, artık hadislerin senet kısımlarına (ravi’ler zincirine) lüzum duymadığı gibi, aynı konuda tekrarlanmış hadis ve rivayetleri de okurken sıkıcı bulmaktadır. Hele birbirine zıt, rivayet ve görüşler okuyucu yu şaşırtmakta, kimi kez usandırmakta, bir sonuca varamadan kitabı elinden bıraktırmaktadır. zamanımızdaki okuyucuların bu tefsirden daha kolay faydalanabilmeleri için yapılacak en doğru iş, bu rivayetlerden en sahihini ve ayetin açıklannmasına (tefsirine) en uygun olanını alıp, diğerlerini bırakmak ve o konuda kesin bir sonuca varmaktır. Bunun dışında kalan tafsilat, araştırma yapan ilim adamlarını ilgilendirir. Halka pek faydası olmaz. İşte tercümemize esas olarak aldığımız adı geçen Muhtasar, bu işi ustaca ve çok güzel yapmıştır. Konumuzu burada bitirirken, eserin müellifi İbn Kesir’e Yüce Allah’tan rahmet diler, mezkur Muhtasar’ı hazırlayana ve diğer emeği geçenlere de teşekkür ederim. Yüce Allah, amelimizi makbul ve sa’yimizi meşkur eylesin. Amin.