Ünlü bir hikâye anlatıcısının -belki de şimdiye kadar yaşamış en ünlü hikâye anlatıcısının- yardımcısıydım, adı Homer'di. Homer, Odysseus adlı bir kahraman hakkında bir hikâye anlattı. O hikâyede küçük bir rolüm vardı, Odysseus'a hikâyeler anlattığım bir rol. O kadar güçlü hikâyeler ki, büyük kahramanı gözyaşlarına boğuyorlar ve bu arınma yoluyla dil kendi hikâyesini anlatmak için serbest kalıyor. Homer beni kör etti çünkü Homer'in kendisi de kördü. Bir anlamda Homer, anlattığı hikâyenin içinde kendisi varmış gibi bana kendisinin bir görüntüsünü verdi. Ama ben sadece buyum, bir hikâye anlatıcısı. Başkaları için hikâyeler anlatabilirim ama kendim için bir hikâyem yok.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.