İnsana insan olma niteliğini kazandıran şey düşünmedir. Fakat insanın düşünme yeterliliğine doğuştan sahip olması onun düşünüyor olduğunu göstermez. Düşünme bir edimse, bu edimin gerçekleşmesi için kişinin öncelikle kendi başına bir uğraş vermesi ve hazır (üretilmiş) düşüncelerle yetinmemesi gerekir. Kişinin kendi bilincine erişmesi özgürlüğün de temelidir. Bu yönüyle bakıldığında felsefe ile Cumhuriyet arasında sıkı bir bağ vardır: Çünkü Cumhuriyet’i yaşatacak “cumhur” ancak felsefeyle mümkün bir tinsel dönüşüm ve bu dönüşümün yarattığı kültürel iklim içinde düşünüp eyleyen özgür bireylerle var olabilir.
Taylan Altuğ, hurafelere ve ideolojilere değil bilgiye dayanan, hakikat korkusu’ndan uzak bir düşünme ortamı için felsefenin ne kadar elzem olduğuna işaret ettiği çeşitli yazılarında, Türkiye’nin en temelde bir “kendini bilme” çabası olarak tanımlayabileceğimiz çağdaşlaşma atılımı içinde felsefenin üstlendiği ve daha da üstlenebileceği rolü farklı yönleriyle saptamaya çalışıyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.