Emrah Ateş, daha önceki kitaplarında yaptığını yapmıyor bu defa; birbirini takip eden öyküler değil, birbirinden bağımsız öyküler ile çıkıyor okuyucusunun karşısına.
Suskun Selim, Varsayalım Ferhan, Topal Kemal ve diğerleri…
Hepsi bambaşka hayatların bambaşka insanları. Ama hepsinin yine de bir ortak noktası var:
Hepsi “güzel şeylerin yokluğu”na sahip…
Bu kitabı okuyun, başucu kitabınız olacak. İddia ediyoruz!
“İnsanın mayası toprak. Vakti gelince çatlamaya başlıyor,” dedim içimden; annemin çatlamış ellerine takılmıştı gözüm. Sadece eli de değil üstelik; yüzü, kolu, vücudunda benim görebildiğim her yeri, belki görmediğim yerleri de kurumuş bir toprak gibi çatlamıştı annemin. Zaman insana varlığını böyle ispat ediyordu belki de.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.