Çamözü istasyonunda büyük bir kargaşa vardı. Tilki sesleri tavşan seslerine karışmıştı. Tavuk sesleri de vardı, doğal olarak. Tavuklar kör kör, şaşkın şaşkın dolaşıyorlardı. Seslerden anlaşılıyordu ki hiç kimse şarkı söylemiyordu. Farklı farklı feryat figanlar, ağlama sesleri inletiyordu ortalığı.
Öndeki yürübüsün ardındaki bütün yürübüsler durdu. En öndeki yürübüsteki baba karınca yere indi. Elindeki bir avuç ateşböceğini havaya bıraktı. Ateş böcekleri havada, “Tehlike var,” diye yazdılar. Bütün yürübüsler, istasyonun yanındaki sahaya girip, düzenli bir şekilde park ettiler.
Her yürübüsün sorumluları, baba karıncanın yanında toplandılar. Yüz at karıncası inceleme yapmak için koşarak istasyona gittiler. Olup biteni öğrenip geldiler. Baba karınca ve yanındakilere durumu rapor ettiler.
Göç Eden Karıncalar Sarı at karıncası “İstasyonda kaza olmuş. Bir yürübüs raylar üstünde bozulmuş. Mersin’den gelen tren bu yürübüse çarpmış. Yürübüsteki tilkiler ve tavuklar çok kötü olmuşlar. Trenin ön vagonlarındaki tavşanlar da camlardan fırlayıp yaralanmışlar. Durum çok kötü çok!” dedi.
Baba karınca:
“Bakın! Bir yürübüs içinde birlikte yolculuk yapan tilkilerle tavukların arkadaşlığından ya da dostluğundan bir şey anlamadım ben. Çelişkili, tilkilerin tabiatına aykırı bir durum bu. Tavşanları anlarım. En güzel sebzelerin yetiştirildiği Adana’dan Mersin’den Erdemli’den Tömük’ten geliyorlardır. Ya bu tilkiler? İlginç!” dedi.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.