Bırakalım insanın kendisine, dünyaya bile inancın kalmadığı bir çağda, Deleuze, düşünce üretimini, çıraklığın verdiği güçle, yaşamı olumlamaya adamıştır. Deleuze'ün, fark, tekrar, çokluk ve oluş kavramlarından itibaren geliştirdiği ve gerçekliği olduğu gibi yakalama girişimini ifade eden Olay felsefesinde "özne", "birey" olarak yerini alır. Bu düşüncede insan bireyi, gelişen tüm olaylardan bağımsız bir şekilde, sağduyuya ya da ortak duyuya dayanarak, aşkınsal bir düzeyde dogmatik bir dünya imgesi kuran ve kendisi de "özne" olarak kurulan bir varlık değildir. İnsan bireyi, Deleuze düşüncesinde, bir açıdan tüm diğer her şey gibi tekil bir varlık olarak Bir Olay içinde yer alır, diğer yandan da olguların ve tekilliklerin ortaya çıkmasından sonra düşüncenin hakkı olan (en droit) alanda düşünce üreten bir varlıktır. Deleuze, Oluş'un problematik ve paradoksal durumunu ortaya koyarak, bireyleşmeyi de bu durumun çözümsel sürecin- deki oluşum olarak değerlendirir. Özne de bu süreç- ten arta kalan tortu olarak sürekli oluş içindedir.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.