Umut Yalan köyden kente uzanan bir yelpaze içinde; doğayla, toplumla, giderek kendileriyle kıyasıya mücadele içinde olan insanların dramatik yaşamının sergilendiği bu yapıtında Akkuş, son on yıllarda tüm gözlerin tek bir noktaya, Güneydoğu Anadolu'ya çevrilmesi üzerine iyice göz ardı edilmiş olan bu yöreyi taşıyor edebiyatımıza: İç Anadolu Bölgesi'ni Sivas'ın kırsal kesimindeki bu ilkel yaşam ve zorlu doğa koşullarında sevecen yürekleriyle, umutla direnen kimi bağnaz koşullanmayla yitip giden insanlarımızın acılı yaşamını öyküleştiriyor 'Umut Yalan'da.
'Umut Yalan' bir bakıma ağırlıklı olarak feodalizmin aynalığını yaparken, salt yansıtıcı değil, yanlışların kalın çizgilerle belirlendiği doğru bilinci yönlendiren bir görev de yerine getiriyor.
Feodalizmin çözülüşü, kapitalist ilişkiler, kimi yerdeki birliktelik çok iyi gözlemlerle aktarılıyor, kimi kendi gerçeği içinde sonlandırılırken, kimi de yazarın müdahalesiyle asıl istenen, olması gereken gerçeğe yönlendiriliyor. Burada sanatçı kimdir? in sorgulanması sorgulanıyor denebilir.
Gorki'nin yazarlar için öğütlediği 'hayatı derinliğine inceleyiniz ve gözleyiniz' deyişiyle özdeşleşiyor bir yerde. Çünkü bu yaşamın içinde geliyor; çevresini ve insanını iyi tanıyor, sorunlarını biliyor. Tanıklığını yaptığı ortamı güçlü bir gözlemle en ince ayrıntılarına dek yansıtmaya çalışıyor.
Taki Akkuş'un 'Umut Yalan' adlı öykü kitabı, öykücülüğümüzde yeni bir arayışın adı olabilir. Yaşamı masaya yatırmak önemli değil ama, masaya yatırılan yaşamın sanatsal ameliyatı önemli. Taki Akkuş, kurgusu, dili ve gözlemlerindeki derinlikle bu ameliyatı başarıyla sonlandırıyor.
Sayfa Sayısı: 150
Baskı Yılı: 2008
Dili: Türkçe
Yayınevi: Sarissa Yayınları