Kur'an'ı terk edince, yitirdik tevhidi ve vahdeti
Sömürülmeye müsait olduk, hak ettik bu zilleti
İbn-i Haldun der ki; "mağlûbun meyli olur gâlibe"
"Ehl-i İslam" da bu yüzden meyletti, "ehl-i salibe"
Ümmetimiz, zillete düştü, sürekli sömürüldü
Emperyalist güçlerce, ulus devletlere bölündü
Cetvelle çizildi, ümmeti parçalayan her sınır
İşbirlikçi yönetim, dayatılanı kutsal sanır
Sun'i devlet, despot yönetim, hep Batı'nın kazığı
İslam ümmetine kurulan, bir "sömürge tuzağı"
Yeni sömürgecilik bu, bağımsızlık tam bir yalan
Kurulan devletlere hakim, sömürü, zillet, talan
Mazlum coğrafya, kendi ordularının işgalindedir
Halklar, hak ve hürriyetlerden mahrum, zillet halindedir
Her devlete egemendi, işbirlikçi ordular, tanklar
Hep sömürü, zulüm ve dipçikle, ezildi fakir halklar
Gayet tabi, öfkeli olacaktır, "İslam ümmeti"
Haklıdır işgalciye karşı, bu ümmetin şiddeti
Mazlumiyeti, mazur kılmaktadır haklı öfkesini
Hak mücadelesi kuşatmalı, Müslüman'ın nefsini
Şiddet kullanırken de, uyulmalı adil şeriata
Gerektiğinde, mü'min koşar, Allah için cihada
Kur'an'la büyük cihad, öncelikli, sürekli olandır
Şeriata aykırı kıtal yapanın, sonu hüsrandır
Madem Kur'an'ı terk edince, düştük bu zelil hale
Hablullah'a sarılarak, yürüyelim istikbale
"Kur'an nesli" öne çıkmalı, toplum vahyi kuşanmalı
Tebliğ, şahidlik ve eğitimle, inkılap yaşanmalı
Tevhid-adalet kuşatırsa, ümmetin insanını
Ancak o zaman kurtarırız, İslam coğrafyasını.
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 340
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Ma'ruf