Bu kez bahçe beni içine çekiyor. Hiç görmediğim, adını bilmediğim, rengini, suyunu, dokusunu bilmediğim bitkilere dokuna dokuna ilerliyorum. Bugüne kadar sevdiğim hiçbir şeye, kimseye böyle dokunmadım. Kulağıma isimler fısıldanıyor. Rüzgâr içime işliyor. Üşümüyorum. Başıma gelen tüm kötülükleri silen bir güç var. Teslim oluyorum. Hepsini geçmişime kaydedip devam edecek kuvvet derimin altından paramparça edercesine ilerliyor. Neden daha önce böyle sakinleşemedim diye merak da etmiyorum. Asıl sakinlik o vakit geliyor. Gözümü açarsam bahçe yok olacak biliyorum, olsun. Oluyor. Ne zamandır içinde olduğum şey sessizlik değilmiş meğer. Sessizlik ruhunu kemiren pençe elini çektiğinde yaşadığın hismiş. Artık biliyorum. Ayakkabılarımı atıyorum ayağımdan. Artık onlara ihtiyacım yok. Çünkü sessiz bahçelerde ben varım.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.