Tarih kitaplarına baktığımızda galipler ve mağluplar çıkar karşımıza. Mazlumlar ve zalimler. Tarihin en sevdiği renklerdir siyahla beyaz. Oysa Kimsenin Rüyası, bir devri zıtlıklardan beslenen algıların ötesinde ele alıyor. İyinin içindeki kötüye, kötünün içindeki iyiye doğru çeviriyor başını. Satırları bize tarihin her zaman yazıldığı gibi yaşanmadığını gösteriyor.
Yazar Bayezid ile Cem’in hikâyesinde bir kişinin anlatımıyla yetinmiyor. Şahitler tutuyor kendine. Âşık bir kadın oluyor öznesi. Bir meczup oluyor, bir akıncı beyi yahut bir derviş kimi zaman. Bayezid’i Cemaleddin Halveti’de, Cem Sultan’ı Ebul Vefa’da seyrediyor. Yüzlerce yıl öncesini bir ikindi yağmurunun ılıklığında Tevere Nehri’nde izleyen yazar, gördüklerini rüyalara emanet ettiği bu romanda anlatıyor…
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.