Son yıllarda arzu edilenin hilafına dini sembollerin yaşamımızda daha fazla yer işgal ettiğine şahit oluyoruz. Halbuki çeşitli saiklerden ötürü sekülerleşen dünyada dini sembollerin etkin olması üzerinde düşünülmesi gereken bir husustur. Ancak görünen o ki dini semboller muhtevasıyla ters orantılı olarak gözlerle birlikte zihinleri meşgul etmektedir. Örneğin bugün geçmişe nazaran insanların bedenleri ve kıyafetlerinin üzerinde, evlerinde, iş yerlerinde, araçlarında daha fazla dini sembollere rastlayabiliriz. Ancak bu işaretlere rağmen dinin yaşamda karşılığını bulup bulmadığını sorguladığımızda şahit olunanla çelişen bir manzara ile karşılaşırız. Halbuki herhangi bir dini sembolün amacı insanı, kutsala yaklaştırmaktır. Zâhiren/sûreten değerlendirdiğimizde dini sembol, insan ile dini birbirine yaklaştıran bir işarettir. Ancak bâtıni/mana açısından dini sembolün insanı, kutsal ile birleştirdiğini söyleyebilir miyiz?
Kıble ve Kabe Dr. Musa Kaval
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.