“Oktay, yıllardan beri içini kemiren merakı üç beş sözcükle sıralayıverdi.
“Hocam, bir memelinin embriyosu, farklı türden başka bir memelinin rahminde büyür mü?”
İsmail Hoca, bir elinde dolma kalem, diğerinde çevirmekte olduğu kitabın sayfası olmak üzere, hareketsiz öylece kalakaldı. Demirden, hurdalardan, paslı borulardan yana gelecek bir soruyu beklerken duyduğu bu çok bildik ama bir o kadar ilginç sorunun şaşkınlığıyla başını yavaşça kaldırdı, gözlüğünün üstünden Oktay’a baktı.”Özgürlüğe kanat çırpan kelebekler gibiydiler, nasıl bir yangına uçtuklarını bilmediler.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.