Global toplumda kimlikleri bina etmede nihai bir kaynak
yoktur. Kimliklerin, söylemlerin, eylemlerin, nihayet
politikaların konjonktüre uygun bir doğası,
globalleşmenin bir başka alametifarikasıdır. Hal böyle
olunca, çok çeşitli kimlik kurucu unsur, konjonktürün
elverdiği nispette devreye girebilmektedir.
Genel olarak din, özel olarak İslam, bu unsurların
globalleşme açısından ironik olanıdır. Daha ironik
olanı, din dışı çevrelerin dine dayanmak zorunluluğunu
hissetmeleridir. Bu ise, tutarsız stratejik bir politika
olmaktan çok; genel olarak dinin, globalleşmenin
karşımıza çıkardığı karmaşık hayat problemlerinin, belki
de "problem" olduğunu gösterecek sade ama önemli kaynak
olma kapasitesinin aşılamamış olmasıdır
Kitaptaki yazılar, çeşitli yüzleriyle, özellikle
kültürel ve politik alanlarda global bir toplumda
yaşamamızın bizi maruz bıraktığı problemleri anlamaya ve
anlamlandırmaya yönelik özelliktedir. Yazılarda din
(İslam) ekseni etrafında dönerek yapmaya çalıştığımız
tahliller, dinin ne kadar vazgeçilmez olduğunun
ispatından çok, o vazgeçilmezliği ortaya çıkaran
toplumsal mantığı saptamaya ilişkindir
Bu açıdan kitabımızı, global toplum resminin Türkiye'ye
düşen gölgesinin sosyolojik anlatımı olarak okumak daha
uygundur
Sayfa Sayısı: 144
Baskı Yılı: 2004
Dili: Türkçe
Yayınevi: Everest Yayınları