Âfâkı inletiyor ilâhi, ismin nâmın,
n
Bu ezanlar ki elbet temelidir İslâm’ın.
n
n
Nice yüz bin minareden revân olur göklere
n
Kalb-i zemin titreşir, vahdetin iner yere.
n
n
Vecde gelir bu sesle: Dağlar, taşlar, denizler;
n
Şevk ile Arşa kadar artık yükseleyim, der!
n
n
Cihan başka cihandır, yerde gökte her varlık,
n
Rabbı tesbih ederler huzur içinde artık.
n
n
Olur bütün gönüller gündüzler gibi aydın,
n
Başlar dillerde tevhîd, başlar kalblerde yâdın.
n
n
Kavuşur bütün âlem ebedî fecirlere,
n
Binbir güneşler doğar o anda gönüllere.
n
n
Artık hayat başkadır: Al, yeşil, mâvi, mâvi,
n
Bir âlem yaşar kalbler Cennetlere müsavi.
n
n
Diner cümle âşıkın bütün feryâdı, âhı,
n
Seyre dalar gözleri, görür Cemalullah’ı.
n
n
Kalbler Allah’a döner, öyle sevinç başlar ki,
n
Mest olur bütün canlar kendinden geçer sanki.
n
n
Nûr yağar gök kubbeden o anda kucak kucak,
n
“Allah” der bütün zerre: Ne varsa büyük, ufak.
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n
n