Çocukluğunda çevresinde çok öğretmen vardı. Onlardan çok etkilendi. Belki ondan –daha çok ekonomik yetersizlikten– kısa yolda ekmek kazanmak isteği ile öğretmen oldu.
On sekiz yaşında, bir köy meydanında buldu kendini, o köyün en üst düzey devlet temsilcisi olarak. O zamana kadar hiç bilmediği ilişkilerden, inançlarda sosyal yapıdan çok etkilendi. Zor günleri oldu. Şimdi anımsadığında gözlerini dolduran, içini kabartan olaylar, olumsuzluklar, endişeler, korkular yaşadı. Mutlulukları da oldu, geriye bakınca iyi ki yaşamışım diyecek kadar.
İlkelerinden ayrılmadan, “eğilme, kırıl” diyerek ülkesine, insanlara yararlı olmaya çalıştı. Şimdi düşünüyor da o yaşta neler yapmış, sorumluluk gereği nelere katlanmış!
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.