Ziynet, Umut, Kumru…Üç kadın, üç yara… Hikayelerini bir yaranın içinden geçer gibi okuyacaksınız.
n
Erkekler kadınları dövüyor, öldürüyor, tecavüz ediyor…
n
Kadınların “Kadın olamama” hallerini, kendilerini ifade edememelerini, kız çocukların evlenmek üzere yetiştirilmelerini, Ataerkil bir toplumda kadınların sözlü, fiziksel şiddet görmesini, bu toplumun önce
”erkek” sonra “insan” olmayı dayatmasını,
n
Devletin, dinin, kültürün, hocanın, kocanın “kadın olma” hallerine engel olmasını,
n
Kadının kadına “şiddet” uygulamasını,
Kadınları üremeye teşvik eden, kadın emeğini bu şekilde doğallaştıran, cinselliği üremenin merkezine koyan,
n
Kadınları güçsüz, duygusal, bağımlı, itaatkâr, erkekleri ise güçlü, mantıklı, bağımsız, egemen kılan dünyanın “sessiz çığlığı” Aden’in Ölü Kadınları!
n
Kadınların ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel hayata katılımlarında ortaya çıkan sorunlarını; Ziynet, Umut ve Kumru´nun kederli hikayeleriyle "çığlık" haline getirmiş Demir. Canlı ve bizi içine çeken duru bir dille kaleme alınmış bir eser.
n
Okuduğunuzda; “Kadın sorunu” değil, bu dünyanın bir “erkek sorunu” olduğunu ruhunuzun derinliklerinde hissedeceksiniz!
Bu kitabı okurlarımıza sunmaktan kıvanç duyarız.
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n