Change Language
Binlerce yıl önce insan hayatına giren kediler her alanda insanlara renk katmışlardır. Yeri gelmiş hayatın darbeleri ile sendelemiş insanlara arkadaş ve yoldaş, yeri gelmiş insanların tahıl gibi besinlerini korumuş, şehirde hastalıkları taşıyabilecek sıçan ve fare nüfusunu baskılamışlardır. Tarihteki şehir devletlerinin salgın hastalıklardan dolayı çöküşü hiç de az değildir. Dezenfeksiyon yöntemleri ve kanalizasyon sistemlerinin gelişmesi ile şehirde yaşamanın kolaylaşması meydana gelmiştir. Buna rağmen günümüzün gelişmiş şehirlerinde bile fare, sıçan nüfusunun aşırı artması hala bir sorun olarak kalmaktadır. Şehirlerdeki kedi nüfusunun fare ve sıçan nüfusu üzerine baskısı açıktır. Kedilerin günümüzde diğer bir yararı da şehir hayatının meydana getirdiği yalnızlığın, monoton yaşantının kırılmasında oynadıkları etkin roldür. Kişinin kimseden duymadığı yakınlık ve sevginin hiç bir karşılık beklemeden, konuşamayan bir canlı tarafından çeşitli şirinliklerle gösterilmesi şehirde tek veya ailesinde dahi olsa kabuğunda yaşamak zorunda kalan insanlar için kurtarıcı olmuştur. Kediler tarihte tahıllarımızı korumuş, daha yakın tarihlerde hastalıklarla mücadelede yardımcı olmuş olsalar da şu anda belki de en önemli görevi yaşantımızda olmazsa olmaz "can dostumuz" olmuşlardır. Eve geldiğimizde bizi sevinerek selamlamaları, yemek isterken kibarca bize bildirmeleri, hastalandığımız zaman başımızdan ayrılmamaları, evden bir kaç gün ayrı kaldığımız zaman bize yaptıkları nazları şehir yaşamında yalnız ve boğulmuş hisseden kişiler için kurtarıcı olmuştur. Dikkatimi çeken ilginç bir nokta da; Yüz binlerce yıl tüm gelişimi boyunca doğa ve hayvanlar ile devamlı temasta olan insanoğlu için (büyük şehirlerde serçeleri bile parklar ve mezarlıklar olmasa zor göreceğiz) evde baktıkları balık, küçük kuş, kedi ve köpeklerin insanların hayata tutunmalarında önemli rol oynamasıdır. Bunu Psikologların psikolojik sorunları için insanlara önerdiği kedi ve köpeklerden ve daha sonra kedi köpeklerin yaşadığı sorunlar için hasta sahiplerinin bizi çağırmalarından öğreniyoruz. Bizim bilmemiz gereken dünyanın sadece insanoğluna ait olmadığıdır. Evcil olan veya olmayan hayvanlara doğamızın dengesi için biz muhtacız. Evcil hayvanlarımıza ise daha fazla muhtacız. Zaman değişiyor ama muhtaçlığımız değişmiyor.
(Tanıtım Bülteninden)