Anam hiç eğip bükmezdi: “Bu devirde karşına gönlüne göre birisi çıkmaz ki, kızı kendin bulacaksın.” Babam da az ileride dudaklarında bir tebessüm bizim konuşmamızı dinliyordu. Gözüm babama kayınca aklıma geldi ve birden bire hınzırlığım tuttu: “Babamı sen mi buldun?” Suratı eğiliverdi: “Sen bize bakma, o zaman başkaydı…” Kızdırmak için üzerine gittim: “O zaman başkaydı da ne demek, babam senin gönlüne göre değil miydi?” Bu konular anamın gizlisiydi. Hiç söz etmezdi. Sert, sert konuştu: “Tövbe tövbe… Kız kısmının erkek seçme hakkı mı olurmuş?” Geri adım atmadım: “Olmaz mı, o zamanlar yok muydu?” Öfkeyle cevap verdi: “Yoktu ya!” “Öyleyse babam seni nasıl buldu?” Gönülsüz, kızmış bir sesle homurdandı: “Ne bileyim ben, bizimkini nenenler yapmış.” “Nasıl yapmış?” “Dağda davar güderken.” “Dağda davar güderken… O da ne demek?” “Bir ninen öteki ninene demiş ki; benim oğlanla senin kızı evlendirek. Öbürü de olur demiş, öyle mi?” “Öyle ya.” “Peki, duyunca sen ne dedin?” “Bir şey demedim, ne deyim, anam vermiş. O devirde kız kısmının sesi mi çıkardı. Biz anamızın, babamızın sözünün üstüne söz mü söyleyebilirdik!”
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.