İstanbul Arkeoloji Müzesinin arka bahçesinde yaşadığı paranormal olay ile başlayan ve bitmek bilmeyen rüyalarının, geçmiş kuşaklarıyla ilgili bir sır barındırdığını düşünmeye başlar Leyla. Sırrı çözebilmek adına girdiği hipnoz seanslarıyla gün yüzüne çıkan rüyalarının; cadı olarak engizisyon tarafından yakılmaktan, Tapınak Şövalyesi 15. Büyük Üstadı Pedro De Montaigu tarafından kurtarılan büyük büyük ananesinin Katharlarla başlayan yolculuğunu öğrenir ancak sır halen rüyaların içinde saklıdır. Sırrı öğrenebilme adına başladığı yolculuk ilk önce Kaz Dağlarına sonra Peru ve Tibet’te bir manastıra yöneltir. Manastırda deneyimlediği inisiyasyon kendi özüne ulaştırırken, Lüsid rüya deneyimi de daha büyük bir gizeme götürür. Katharların canları uğurlarına sakladıkları sırra... “Öz benlik evren ile, evren öz benlikle özdeş değilse sır sandığı açılmamalı.İnsani zaman ölçeğe göre çok gözüken, evren için an sayılan süreler içinde sır sahibini bulacaktır. Kusursuzum diyen açsın, aksiyse açana hediyesi sadece lanettir...”
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.