Mehmet Âkif Ersoy, öyle bir zaman diliminde yaşamıştır ki, ilk önce Balkan Savaşı başlamış, arkasından Cihan Harbi gelmiş, peşinden İstiklâl Savaşı’na girilmiştir. Âkif, böyle bir dönemde duyarsız kalamamış, yazıları ve nutuklarıyla halkı aydınlatmıştır. Yaşadığı dönemde Osmanlı devleti, cephelerde çarpışırken içerde de asırlardır dostça yaşadığı azınlıkların ihanetine uğramıştır. Cephelerden gelen kötü haberler yetmiyormuş gibi, İstanbul'un işgali ile ülke, can evinden vurulmuştur. Baskı ve zulümlere savaş açan Âkif, İstiklâl Marşı'nda ve Asım şiirinde; "Doğduğumdan beridir âşığım istiklâle" diyerek özgürlüğe duyduğu aşkı, sevdasını ortaya koymuştur. Âkif'in şiirlerinde, bu hazin tablo çok net olarak görülmektedir. Her yazdığı şiir, söylediği söz, bomba gibi bir tesir göstermiştir. Vaazları ve şiirleri, yurdun en uzak köşelerine kadar ulaşmış, cephedeki askerlerimize güç katmıştır. Âkif, Balkan, Trablusgarp ve İstiklâl savaşlarında tek kişilik bir ordu gibidir.
Selam olsun İslam dünyasının zor günlerini, acılarını, ıstıraplarını kurşun gibi kelimelerle ifade eden bu örnek şahsiyete…
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.