Yola çıktıkları anki o açık, berrak pırıl, pırıl aydınlık, bol güneşli havadan eser yoktu. Bir anda aniden hava kapanmıştı. Nasılda bir hızla gökyüzünü yarışırcasına duman, duman, kara, yağmur yüklü bulutlar sarmıştı. Bir anda, o kadar ki hızlı bir şekilde gökyüzünün aydınlığı kararmaya başlamış, gökyüzü yağmur bulutlarından dolayı çok alçalmıştı, bulutların gölgesi sanki bozkıra vuruyor, bozkırı sarıyor, bozkırın üzerine yapışacak gibi bir his veriyordu.
Havanın sıcaklığı kaybolmuştu, yağmur yüklü kara bulutlar önünü kesmiş, etkisine engel olmuşlardı.Havadan dolayı ortam baya bir serinlemişti.
Efil, efil alınlara dokunan bir yel çıkıyordu, havada bir serinlik vardı, çok hoş, insanların ruhunu okşayan canlılık veren bir serinlikti bu, gönülleri okşayan, haz veren bir serinlik, Gün boyu süren o sıcaklardan sonra oluşan bir serinlik.
Karadağlı önceki hızını düşürdü, atları fazla yormak istemiyordu. Havanın bu serinliğinden istifade etmek istedi. O sıcaklardan sonra arzu edinilen bir havaydı.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.