"Kralların çoğu barışı koruma sanatından ziyade savaş sanatlarına meraklı. Genellikle tek dertleri ne yapıp edip yeni krallıklar elde etmektir, hali hazırda ellerinde olanı iyi yönetmek değil."
Rönesans adamı ve hümanist Thomas More’un 1516’da yayımladığı Ütopya, türün ismiyle müsemma ilk örneğidir. Platon’un Devlet’iyle birlikte Antikçağ ve Ortaçağ’dan pek çok kaynaktan esinlenen More’un hem “yok-yer” hem de “mutlu-yer” anlamına gelen “ütopya” kelimesini icat ettiği bu eser kendinden sonraki yüzyıllarda ütopya ve distopya türlerindeki pek çok kitabı etkilemiş, ideal toplum ve devlet tasavvurlarına dair tartışmaların vazgeçilmez referansı haline gelmiştir.
More’un “oyuncu ciddiyet”iyle gerçek ile kurmaca, felsefi ideal ile siyasi hiciv arasında kurduğu Ütopya okurları ve yorumcuları hep ikilemde bırakmış; eser kâh totaliter rejim prototipi kâh devrimci yönetim modeli olarak görülmüştür.
Tuncay Birkan’ın üç farklı edisyondan yararlanarak yaptığı yetkin çeviri, zengin dipnotlar ve ekleriyle, Birkan’ın eserin düşünsel seyrini ve güncelliğini aydınlatan kapsamlı ve eleştirel “Sonsöz”üyle, bu önemli felsefe ve edebiyat klasiğini yeni bir gözle okumamızı sağlıyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.