Stresle ilgili 17. Yüzyıl öncesi dönemlerde yapılmış doğrudan bir çalışmaya rastlanmamıştır. Eski Dönemlerdeki çeşitli kurban törenleri ve işkence türleri incelendiğinde, bu dönemlerde de insanları aşırı stres altında bırakmanın etkilerinin bilindiğini anlıyoruz. Bunun yanında ruhsal ve zihinsel hastalıkların tedavisinde kullanılan stres oluşturucu törenler, ilaçlar, maddeler stresin olumlu etkilerinin de farkında olduklarını kanıtlamaktadır.
Günümüzdekilere benzer stres araştırmaları ilk defa 1908 yılında Yerkes ve Dodson tarafından yapılmıştır. Bunu 1930 yılında Wolter B. Connon ve 1936 yılında Selye'nin yaptığı araştırmalar izlemiştir.
Artık günümüzde, aşırı düşük ve yüksek yoğunluktaki stres, insanın bedensel, fizyolojik, ruhsal, bilişsel ve sosyal yapılarında bozulmalara, harabiyetlere, hatta ölümlere bile neden olmaktadır. Bu nedenle stres, 21. Yüzyılın en önemli sağlık sorunu yaratan etmenidir diyebiliriz. Vücudun iç dengesini (homeostazis), işe karşı motivasyonu ve verimliliği düşüren temel etmen strestir. Ancak stresin niteliği iyi anlaşılır ve yönetilirse (olumlu stres) sağlığın, mutluluğun ve başarının önemli kaynağı da olabilir.
Bu eserde, olumlu stres, aşırı (fazla) ve düşük (az) stres tanıtılarak, stresten korunma ve yaralanma biçimleri açık, sade ve anlaşılır bir dille sunulmuştur.Yararlı olması dileklerimizle sağlık, başarı ve mutluluklar Prof. Dr. Galip Akın
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.