Siyaset felsefesi, felsefenin en netameli alanıdır. Netameli oluşundan olsa gerek, Türkiye'de üzerine pek fazla kafa yorulmamıştır. Oysaki Batı'da bu konuda binlerce çalışma bulmak mümkün. Bir taraftan "Hukuk Devleti" gerçekleşsin istenilecek, diğer taraftan siyaset felsefesiyle uğraşılmayacak, doğrusu böyle bir şey, izahı kabil bir durum değildir. Belki de bu, felsefeye nasıl bakıldığıyla alâkalıdır. Felsefe, hayata yönelik hiçbir bilgi, insanî problemlere dair hiçbir çözüm üretmeyen, beyhude spekülasyon olarak algılandığı ve maalesef bu yanlış algıyı doğrular şekilde de davranıldığı taktirde, sonuç ne olabilirdi ki?
Bu kitapta yapılmaya çalışılan şey; "iyi hayat, iyi toplum ve iyi devlet" özlemlerini dile getiren siyaset felsefesini, "Giriş" mahiyetinde de olsa, ilgili okuyucuya tanıtmaktır. Şüphesiz, siyaset felsefesiyle uğraşan her akademisyen, siyaset filozoflarını seçerken kendince bir seçim yapar. Burada da öyle yapılmış; mukayese imkânı olsun diye de hem Batı hem de İslam dünyasından örneklere yer verilmiştir. Elbette ki çalışma bir siyasî düşünce tarihi de değildir. Dolayısıyla, yapılan değerlendirmeler, siyaset felsefesine bir "Giriş" olarak dikkate alınmalıdır...
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.