1-İnsanoğlu iyi yönetimin ne olduğu konusunda tarih boyunca tefekkür etmiş ve mevcut siyasal pratiği kendi ilke ve idealleri doğrultusunda aşmak istemiştir. Fakat siyaset, doğası gereği hep bu ilke ve ideallerin gerisinde kalmış ve insanın kendine yabancılaşmasına sebep olmuştur. Deyim yerinde ise, insanoğlu kendi yarattığı canavarın pençesine düşmüş ve oradan kurtulmak için uğraşmaktadır.
İyi yönetim aslında yabancılaşmanın aşıldığı bir yönetimdir. Bu somut olarak şu demektir: Eğer insanoğlu kendi yarattığı devleti ve siyasal kurumları denetleyebiliyorsa, onlara yön verebiliyorsa ve onları topluma yararlı bir enstrüman olarak kullanabiliyorsa siyaset iyi bir faaliyettir. Fakat toplumsal muhayyilede siyasetin kötü olduğuna dair bir izlenim varsa, bu hala bu denetleme işini başaramadığımızın bir göstergesidir. 2-Felsefe serimizin beşinci kitabı olan “Siyaset Felsefesi” de nihayet yayınlamış oldu. Bu kitapta iyi yönetim konusunda geçmişte ve günümüzde ileri sürülmüş olan düşüncelerin izini sürmeye çalıştık. Siyaset felsefesinin temel konuları ve sorunlarından başlayarak, bu sorunlara nasıl cevap verildiğini anlamak için antik çağdan modern çağa, eski uygarlıklardan çağdaş uygarlıklara kadar geniş bir tarama yaptık. En önemlisi de, bizim kendi dünyamızın siyaset konusuna bakışını özetlemeye çalıştık. Siyaset ve devlet konusunda düşünmek ve tartışmak isteyenlere kısa ve özlü bir hikâye sunduk. Her zaman olduğu gibi son bölümde siyaset felsefemizin ne olduğuna dair ipuçlarını ve ilkeleri madde madde sıraladık.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.