"Namazın sırrı, namaz kılanın tüm idrak ve hareket mecralarını hak idrakin ve fiilin mazharı yapar. Bu sebeple okun kırık ucunu namaz kılanın ayağından secde halindeyken çıkarmak mümkündür, o bunu hissetmez. Rüku halindeyken ihtiyaç sahibinin iniltisini işittiğinde yüzüğünü ona sadaka olarak verir. Aslında bu iki halin bir araya gelmesi zahir bakımdan hayli güçtür; fakat namazın sırrı bakımından tamamen kolaydır: Çünkü salik kul, nafilelerin yakınlaştırması ışığında belli bir yere ulaşırsa onun tüm çekici ve itici, gönderme ve ele geçirme halleri hak olacaktır. Bunun doğal sonucu ise oku çıkarmanın hissedilmemesidir. Çünkü hissedilmesi kalbin huzuruna aykırıdır ve batıldır. Fakat ihtiyaç sahibinin sesinin işitilmesi ve yüzüğün ona sadaka olarak verilmesi haktır ve ona muvafıktır. Kast edilen, namazın sırrının onun aşikar yanıyla aynı olmadığıdır ve namazın sırrı sayesinde, onun aşikar yanıyla kolay olmayan meseleler tahlil edilebilir." -Ayetullah Cevad-i Amul-i-
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.