Nerdesin Aşkım? Bülent Abla’nın vitrini ne sergiler? Zeki Paşa’nın dolabından neler çıkar? İnsan cinselliğini neden gizler? Gizlenirken soyunmak neden? Kendi bedeninizde nasıl gizlenirsiniz? Sözcüklerde gizlenmek mümkün mü? Üzüntü sizi nasıl güldürür? Dolaptan çıkmak mümkün mü?
Hayatın önümüze sürdüğü bütün hikayeleri bir kenara bırakın: hepimiz en nihayetinde sevmek ve sevilmek için yaşıyoruz. Fakat sevgiyi koşullara ve tanımlara bağlıyoruz. Oysa sevgi onu tıkıştırmaya çalıştığımız kaplarda durmaz. Akar ve kendi akışkanlığında kendi yolunu bulur. Sevginin çoğalması için, sevebilmemiz ve sevilebilmemiz için, sevgiye hükmetmeyi bırakmalıyız; sevginin yalnızca öznesi değil, nesnesi olmayı öğrenmeliyiz. Sevginin akmasına izin vermeliyiz.
Cinsel yönelimi nedeniyle toplumun ötekileştirdiği ve yargıladığı LGBTİ bireyler için, sevmek ve sevilmek çok daha zor, dolambaçlı bir hal alır. Sevgiyi belli normlara, kalıplara ve koşullara bağlayan, bağlayan toplum, LGBTİ bireyleri gizlenmeye, “dolap”larda yaşamaya zorlar. Seni Dolaba Kim Koydu?, farkında olarak ya da olmadan cinsel yönelimlerini gizleyen, salt ‘sevilmek’ uğruna kendi sevgilerinin üzerini örten insanların öyküsünü anlatıyor.
Kadınların bedenlerine, erkeklerin duygularına hapsedildiği bir dünyada, aşkı ve sevgiyi her haliyle kucaklamamız gerektiğini anımsamak ve anımsatmak isteyenlere…
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.