"Gerçek fazilet odur ki, düşmanlar bile onu kabul etsin!" derler. Bizim Sevgili Peygamberimizin (asm) güzel ahlâkı, sadece onu sevenler ve ona aşk ile bağlı olanlarca değil, onu öldürmek için defalarca kılıcını kınından sıyıran en baş düşmanları tarafından bile inkâr edil(e)meyen bir gerçekti. O doğru sözlüydü, şaşmaz ve şaşırtmaz derecede adildi, "esen rüzgarlar kadar cömertti", affedicili ile emsalsizdi, bütün ihtişamına rağmen insanların en mütevazı olanıydı, engin bir hoşgörüsü vardı ve cesurdu; Allah'tan başka hiçbir şeyden korkmazdı... Hz. Muhammed Mustafa (asm), peygamberliğini hiç hesaba katmasak da, insanlık aleminin sadece bir insan olarak bile en güzeli, en ahlâklısı, en faziletlisi, en şaşmaz ve şaşırtmaz yol göstericisidir. Onun yaşayışı Allah'ın en çok razı olacağı bir yaşayıştı ve ahlâkı Kur'an ahlâkı idi. Hz. Aişe annemizin ifadesiyle, "Kur'an'da kızılana kızar, Kur'an'da sevilen şeyi de severdi." Başkaları kimin izinden gider bilemeyiz. Ancak biz Müslümanlar ve onun ümmeti olmaktan büyük sevinç duyan müminler olarak, güzel ahlâk sahibi olmaya giden yolda, sadece ama sadece Sevgili Peygamberimizin (asm) o muhteşem yaşayışını kendimize örnek alırız...
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.