“Âkif’se tavrını değişmiş olan çağının ve şartlarının sonucu olarak Müslümanlığın; her gün biraz daha cemiyetin hayatından çıkarılmak istenen İslamın yerli yerine oturtulmasını istemek şeklinde tezahür ettirmiştir. Bu istek onda belki kıyasıya bir ideoloji kavgası hüviyetinde görülmez ama yazılarının tümüne bakılarak konuşulacak olursa, İslamdan gayrı hiçbir davasının olmadığı açıkça görülür. Bir yandan, kendinden önceki bazı Müslüman şairleri hatırlatıcı biçimde halkın amel ve itikadına ilişkin sorunlar üzerinde tenkit ve tahliller getirirken, bâtıl itikatları eleştirirken, gerçek Müslümanlığı onlara anlatmaya çalışırken; öte yandan, İslamı bütün sosyal kurumları kapsamına alan tam bir bütünlük içinde savunmuştur.İşte bu yanıyla Âkif, ilk şairimizdir. İslam ilk defa onda, şiir elbiseleri giyinerek, bir ideoloji olarak izharını bulmuştur. Dolayısıyla o, İslamcı fikir hareketinin önde gelen rehberleri arasındadır. Ayrıca sanat gücünü kabul ettirmiş biri olması sebebiyle bu hareketin en ünlü ve güncelliğini hiçbir zaman için yitirmeyecek bir imzası olarak da kalacaktır.”M. Akif İnan’ın tam bir bütünlüğe ulaşmayan yazılarından bir grubu Mehmet Âkif hakkındadır. Kendisinin üzerinde önemle durduğu şairlerden biri olan Mehmet Âkif Ersoy, İnan’ın değerlendirmeleriyle ilk kez bir kitap bütünlüğü içinde okura ulaşıyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.