Bir anne-baba ve kanser olan küçük kızlarının yaşama tutunma mücadelesini anlatan Mavi Taş, mutlu sonla bitmeyen bir hikâyenin son ana dek korunan umuduyla satırlara dökülüyor. Kitap; üç kişilik büyük bir mücadelenin yanı sıra küçük Gamze’nin rahatsızlığı sürecinde, bu mücadeleye eşlik edenlerin yazdığı ve kitabın sonunda yer alan mektuplarla evladını kaybeden ailelerin yaralarına da merhem oluyor. Emine ve Bora Aydoğan’ın kızları Gamze’yi kaybettikten sonra kaleme aldıkları Mavi Taş, alışılmış anlatıların çok dışında.Gerçekliği kadar yaşananların duygu yüklü anlatımı da dikkat çekiyor. 20 Nisan 2019 tarihinde Instagram hesabıma bir mesaj düştü: ‘Levent doktorum ben Gamze beni hatırlamazsınız belki ama ben sizi hep hatırlayacağım beni annem size getirmişti kol ağrısı için, sizröntgen çektirdiniz ve anneme iltihap kemiğe doğru yayılmış, hiç bekletmeyin acilen Ankara’ya ya da üniversite hastanesine götürün, dediniz ve Benim Hayatımı Kurtardınız çünkü bana sizden önce gittiğim doktor büyüme ağrısı demişti. Kolum şu an yok maalesef; geç kalmışız kolumu kaybettim. Eğer siz de anlamamış olsaydınız şu an sadece kolum değil belki ben de olamayacaktım. Size ömür boyuduacıyım size sonsuz teşekkür ederim sizi çok seviyorum.’ Gamze Aydoğan’ın hikâyesinde; ölüm, kader, acı, umut, yaşam ve daha pek çok konuda bilinenleri alaşağı edecek, keskin bir gerçek; kısacası hayatın ve ölümün anlamı üzerine derin bir sorgulama yeralıyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.