İnsan akılla yönetilir, vicdanla sınanır. Akıl hakkın ışığıdır. Vicdan, Hakk’ın insana verdiği iradedir. Vicdanı ve aklı iyi kullandıran sezgilerdir. İnsan sezer. Sezgiler aynı zamanda yan akıldır. İçinde rüyalar, kâbuslar, hezeyanlar, halüsinasyonlar, hülyalar, duygular barındırır ve akla üfler olanları. Akıl, bilgisiyle karar verir; vicdan olgunluğuyla sınar. Aklın firar ettiği dönemde rüyalar, halüsinasyonlar, hezeyanlar tam kontrolü ele alır. Sezgilere bir şeyler anlatır kendi dilince. Dili ve anlattıkları karışıktır. Bu dünyanın matematiğinden farklıdır. Akıl gibi düz ve planlı değildir. Nerede ne olacağını kestirmek imkânsızdır. Ama beslendiği, esin aldığı kaynak; duygular, hayaller ve hülyalardır. Öyküsü kendi matematiğince isler. Tıpkı doğada olduğu gibi. Bir anda bir rüzgâr çıkar mesela, yağmur yağar, bir yaprak, bir gözyaşı bir anda düşer, bir kus bir anda havalanır, bir insan bir anda ölür. An’ların matematiğini, güzelliğini ve hüzünlerini duygular sezer. Duygular ve akıl pek konuşmazlar. Sezgiler anlatır. Duygular özgürdür. Kaptanı, sedef kabuğuna saklanmış asktır. Ayan beyan değildir. Gizlidir. Mahremdir.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.