Pilot Binbaşı Kristofer, öfkeden deliye dönmüştü.
“Burada askerlerimizi bir bir kaybediyoruz! Toparlanıp, tekrardan saldırıya geçmek için geri dönüş izni istiyoruz!” dedi telsiz kulaklığından.
“Hayır, Binbaşı Kristofer!” diyen Albayın, agresif ve ciddi bir ses tonu vardı.Binbaşı Kristofer bunu beklemiyordu. Kendini ölüme terk edilmiş bir hiç olarak görüyordu.
“Zor durumdayız Komutanım. Bize İran hava unsurlarının etkisiz hale getirildiği söylenmişti. Şuan büyük bir hava direnişiyle karşı karşıyayız”
“Her neyse Binbaşı! Her ülke Afganistan ve Irak gibi olacak değil ya!”“Canın cehenneme David. Onca askerimizi kaybettikten sonra neyin kafasını yaşıyorsun sen?” diyen Başkan Dunford, çıldırmış gibiydi.
Albay David; “Kaybımız için üzgünüm efendim!” diyebilmişti sadece.
“Bunun bedelini sana ağır ödeteceğim David. Bir an önce ekibini topla ve buraya; Pentagon’ a gel! Derhal!”
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.