Yurdundan bir uçtan bir uca taşınır insan. Taşınabileceği huzurlu mekânlarda tutunmak ister Doğu’dan, Batı’dan. Alır başını gider bir adam, bir genç, bir kadın, bir çocuk… Özgür ve mutlu yaşamak için alır başını gider kayıplara karışır. Özgür yaşamak için ölümlere karışır. Yiter insanlık.’ diye iç geçirdi iki yürek bakışlarında.
Çocuklarının adları: Cumhur, Cumhuriye, Adalet, Hürriyet olanlar ve niceleri özgür ve barış içinde bir yaşam hakkı için uğraş veriyordu. Aklını yitirmişlerin dünyasında insan haklarının ve hürriyetlerinin hiçliği yüzüyordu.
Neylersin yoksuldur yoksundur ülkem. Medeniyet sarkacında insanlık ölüleri sallanıyor; arsız insan naraları maviyi yutmuş kin ve nefreti sarıp sarmalıyor durmadan. Barış gözlerinden vuruldu. Mars’ta su bulunmuş; kirlenen utanılası dünya oraya taşınır mı o zaman?
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.