Ölüm nedir? Ölüm bir yok oluş mudur? Ölümden sonra hayat var mıdır? İnsan neden ölümden korkar? Ölüm korkusuyla baş etmek mümkün müdür? Bu ve benzeri sorular, tarih boyunca birçok ilmî disiplin tarafından incelenmiş ve tartışılmıştır. Ölüm; insanın kabullenmekte zorlandığı, kaçamadığı, karşısında kendisini güçsüz ve çaresiz hissettiği bir gerçektir. Ölüm, kaçınılmaz, tecrübe edilemez, bilinemez ve belirsiz olması sebebiyle hem insanlar için bir korku kaynağı olmuş hem de farklı ilim dallarında ve özellikle felsefede üzerinden durulan bir konu hâline gelmiştir. Ölüm korkusu, Antik Yunan felsefesinde ölüm olgusu çerçevesinde ele alınırken İslam felsefesinde daha spesifik bir şekilde, sebepleri ve çareleriyle birlikte işlenmiştir. Günümüze gelindiğinde ise bu konu, ilmî disiplinlerin de ayrışmasıyla birlikte, insanın ruh sağlığıyla doğrudan ilgilenen modern psikolojide ölüm olgusunun belirli değişkenlerle olan ilişkisi üzerinden incelenmeye başlanmıştır. Bu çalışmada; ölüm korkusuna dair İslam felsefesi ile modern psikolojinin yaklaşımı, incelenecek olup aralarındaki benzerlik ve farklılıkların, ortaya konması amaçlanmaktadır.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.