Burada öleceğim, dedi karla kaplı Bozkıra bakarak… İki bin beş yüz yıl sonra, taş obalarda yaşayan, uzun ömürlü, hiç üşümeyen, dişleri sapasağlam adamlar ve kadınlar, soğuk kemiklerimi çıkaracak. Bakıp inceleyecek. Bu beyaz düzlüklerde dondurulmuş hikayemi okuyacak. Hiçbiri asıl tarihçemi anlamayacak. Savaşımı, aşkımı, Tunç zırhlı düşmanıma ve sevdiğim kadına gönderdiğim Ayrılık Atışını…
"Sakının Kuzeyden gelen o kavimden: Zalim, insafsız, deniz gibi kükreyen, Yay çekip, mızrak salıp, at binip, ordu olup, Sadaklarının açık mezarından Savaş getirenlerden…"
-Peygamber Yeremya-
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.