Bazı hikâyeler vardır, yaşadığımız hiçbir şeyin sadece bize özgü olmadığını, evrensel deneyimler olduğunu çok net anlatır. Carlo Levi, faşizm karşıtlığından dolayı sürgün edildiği Güney İtalya’daki bir köyde başına gelenleri, köylünün hep bildiğimiz gibi yoksulluk, önyargı ve cehaletle malul olduğunu incelikli bir dille anlatıyor. Türkiye’de Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban, Rusya’da Mihail Şolohov’un Uyandırılmış Toprak romanlarında okuduğunuz köylüye benzer saflığı, yoksunluğu ve yabancıya karşı önyargıyı İtalyan köylüsünde de gördüğünüz zaman, konunun coğrafyayla sınırlı olmadığını anlayabilirsiniz. Toplumsal farklılıklara karşı önyargıların giderek keskinleştiği günümüz toplumlarında, Levi’nin deneyimlerinden yola çıkarak anlattıkları, bu deneyimlerin neredeyse tarihsiz olduğunu gösteriyor bize.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.