Pehlevi hanedanı perişan olmuş ve yok olmanın eşiğine gelmiş bir ulusu modernleştirmek için yola koyulmuş bir aileydi. Hanedanın kurucusu Rıza Şah, Ali Rıza’nın büyük babası, vizyon sahibi bir reformistti. Rıza Şah, 1926’da bir darbeyle iktidara gelen okuma-yazma bilmeyen bir askerdi. Ülkesine demokrasi getirmeyi reddetmesinin başlıca nedeni, kendisinden sonra oğlunun şah olmasını istemesiydi. Bu isteği 1941’de Muhammed Rıza Şah’ın yükselişiyle gerçek oldu.
Şah Muhammed Rıza, İran’da Başbakan Muhammed Musaddık’ın temsil ettiği demokrasiden nefret etti, CIA ve İngiliz MI6 servisleri 1953’te İran petrol endüstrisiniMillileştirmek isteyen Musaddık’ı devirdi. Bu da Muhammed Rıza Şah’ın mutlak iktidarı ele almasını sağladı.
Pehlevi hanedanı 20. yüzyıl jeopolitik hayatında neredeyse herkesin daimî ve değiştirilemez olarak gördüğü birkaç olaydan biriydi. 1979’da çöktü ve dünyayı en az, on yıl sonra gerçekleşen Sovyetler Birliği’nin çöküşü kadar sersemletti. İnsanlık tarihinde bir diktatöre karşı böylesi bir ittifakla isyan eden çok az ulus vardır. Pehlevi hanedanının günahlarını saymak çok zahmetli bir iş olur fakat belki de en önemlisi İranlıları mollaları iktidara getiren bir devrime sürüklemek oldu.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.