İntihar olgusu insanlık tarihi kadar eskidir. Bildirilen oranlar farklı olmasına karşılık intihar; dünyanın her yerinde görülebilmekte ve halen ‘tabu’ olma özelliğini korumaktadır. İntihar; "yaşamı tehdit edici" bir özellik taşıdığından ve sadece bireysel kayıplarla sınırlı kalmayıp, uyandırdığı şiddetli duygularla (öfke, panik, korku, suçluluk gibi) çevreyi de etkisi altına alabilmektedir. İntihar olaylarının belirlenmesi, izlenmesi ve araştırılmasının kimi güçlüklerine karşın özellikle intihara eğilimli kişinin sorunlarına çözüm üretmede yardımcı olmanın, kişiyi ve aileyi güçlü kılmanın, toplumsal sorumluluklarını yerine getirmelerinde kendilerine destek olmanın ve toplumu intiharın neden olacağı zararlardan korumanın gerekli olduğu açıktır. Literatür bilgileri ışığında sosyal hizmet perspektifinden intihar davranışına yaklaşımı konu alan bu çalışmada intihar olgusu psiko-sosyal boyutları ile genel olarak değerlendirilmekte, sosyal hizmetin intihar çalışmalarındaki konumu, rol ve fonksiyonları ile müdahale noktaları üzerinde durulmaktadır. Doğası gereği multi-disipliner bir çalışma alanı olan ve üzerinde halen doldurulmayan bilgi boşlukları bulunan intihar davranışının mesleki uygulamasını "çevresi içinde birey" anlayışına uygun olarak bireye ve bireyin çevresine aynı anda odaklanarak yürüten sosyal hizmet disiplini açısından ele alınmasının alandaki çalışmalara önemli katkılar sağlayacağı düşüncesi bu çalışmanın temel tezidir.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.