Kadın... Öznede kadın, surette kadın, vitrinde
n
kadın, mikrofonda kadın, ekranda kadın, mutfakta
n
kadın, yatakta kadın, gazetede kadın, mezarda ka-
n
dın...
n
Kadın... Hikâyelerin dövülen, sövülen, istismara
n
uğrayan, ağlayan öznesi... Gerçeklerin ta kendisi...
n
Kadın... Güzel olan, alımlı olan, incecik belli, ha-
n
marat, ideal kadın... İstenilen, makbul bulunan kadın
n
suretleri...
n
Kadın... Mitinglerde adından söz edilen, övgüler
n
düzülen, üzerinden siyaset üretilen, mikrofondan
n
fonetiğe yakışan kadın...
n
Kadın... Ekran karşısında kendisine izletilen,
n
hikâyesinden gündüz kuşakları çıkartılan, ahlara
n
vahlara konu edilen, kanal değiştirince unutulan
n
ekranda kadın...
n
Kadın... Evinde oturan, dışarı market alışverişi
n
dışında çıkmayan, çıkarılmayan, sabah kahvaltı ha-
n
zırlayan, eve gelen gün arkadaşlarına börekler açan,
n
akşama beyine sofralar kuran, kayınvalidesinden
n
aldığı tatları, kendi el lezzetiyle bütünleştiren, görevi
n
ve en büyük meziyeti yemek yapmak olan mutfakta
n
kadın...
n
Adam hazırsa hazır olmak zorunda olan, aksi hal-
n
de kadınlık yapamadığı iddia edilen yatakta kadın...
n
Toplumun yüklediği görevleri yerine getiremedi-
n
ği zaman gazetelerin üçüncü sayfalarına konu olan
n
n
kadın...
n
Hak etmişti... Vardır bu işin bir sebebi, o da az
n
değildi, dinleseymiş babasının sözünü, iftira atmıştır,
n
erkeklik gururuna yedirememiştir, rızası vardır diye
n
son yeri mezarda olan kadın...
n
Ya da
n
Tüm bunlara karşı dimdik duran, özgürleşen,
n
bireyim ben de diyebilen, aksi mümkün diyebilen...
n
Güçlü,
n
Bağımsız,
n
Mücadeleci,
n
Becerilerinin farkında,
n
Eşitliği savunan değil sadece yaşayan, yaşatan,
n
Hemcinsine sahip çıkan,
n
İnsan haklarını savunan,
n
Yaşayan,
n
Anlatan, aydınlatan,
n
Işık olan kadın...
n
n
Kadın, kırık hikâyelerin başkahramanı değil, çi-
n
çeklenen, umutlanan, gerçekleriyle güçlü ve dimdik
n
n
ayakta duran, cümleyi kendi kuran, hikâyesini kendi
n
yazan kadın!
n
n
Filiz Ceritoğlu Sengel
n
Efes Selçuk Belediye Başkanı
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n