Galata Kulesi’ne çıkan Hezarfen gökyüzüne uzunca bir müddet baktı. Aklı fikri hayali olan uçmaktaydı. Her şey hesapladığı gibi giderse muhakkak uçmayı başaracaktı. Tenini okşayarak süzülen latif rüzgârlar esiverdi. Martılar gözlerini ona dikti. Gözlerinin önünden kuşlar kanat açıp süzülmeye başladı. Hezarfen gözlerini kapadı ve kendini kuleden bırakıverdi. İnsanların çığlıkları lodosa karıştı. Hezarfen gökyüzünde birkaç kez çırpındı. Kuş kanatlarıyla kendini boşluğa bırakan Hezarfen keyifle süzüldü ve Üsküdar Doğancılar’a indi. Herkes nefesini tutmuştu. Kimsenin ihtimal vermediği tarihi uçuş herkesin gözü önünde gerçekleşmişti. Gökyüzü Hezarfen’in yüzünü okşamış onu kabul etmişti.
(Tanıtım Bülteninden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.